Bazı arkadaşlarımız vardır, öyle sevgi doludurlar ki! Sıcacık gülüşlerini anlatmaya sözcükler yetme, geçtikleri yerlere, dokundukları her şeye, ışıltılarını bırakırlar. Dilleri baldan tatlıdır. Onlar konuşunca kalbiniz kanatlanır sanki.
Ağzınız tatlanır. Ayaklarınız yerden kesilir…
Sınıfımızın güneşidir sevgi. Başka bir adı daha var, yardım meleği. Hepimiz onu çok seviyoruz.
Yıllardır arkadaşlık yapıyoruz. Hiç küsüşmedik. En sevdiğimiz özelliği nabza göre şerbet vermesidir. Canımız mı sıkıldı, hemen derdimize ortak olur, sorunumuza tatlı diliyle çözüm bulur. Sınav notumuz kötü mü, birlikte çalışabileceğimizi söyler.
Moralimizi bozmamız için elinden geleni yapar. Kısacası Sevgi, iyi günde kötü günde hep yanımızdadır.
Sakın ha! Yanlış anlamanızı istemem! Arkadaşımız ‘’nabza göre şerbet verirken’’ gerçekten samimi davranır.
O sınıfımız güneşidir.
Anlamı: birinin hoşuna gidecek, gururunu okşayacak şekilde davranmak.
Cümle: nabza göre şerbet vermek onun en büyük özelliğidir.
معنی لغوی این اصطلاح میشه به هرکی با توجه به نبضش دارو دادن.( در گذشته حکیم باشیها از روی نبض شخص بیماری رو تشخیص میدادن و براش دارو مینوشتن) این اصطلاح رو هم برای کسایی استفاده میکنیم که میان نبض طرف رو میسنجند و نسبت به اون حرف میزنند(طوری حرف میزنند که طرف خوشش بیاد)