
köyün birinde, bir kızcağızı istemediği bir adama zorla evlendirmeye kalkar. Kızın gönlü başkasındadır ama ona soran kim?
Babası, kendi istediği biriyle exlendirecektir kızı.
Düğün dernek kurulur , davullar zurnalar çalmaya başlar. Davulun tokmağının her gümleyişinde kızcağızın yüreği de hop eder; üzüntüsünden baygınlıklar geçirir.
Gelinin hemen önünde keyifle oynayan köyün evlenme çağına gelmiş genç kızlarından biri:
”Ah,ahh” der, ”şu davulun sesi ne kadar hoşuma gidiyor, bir bilsen…. Bizim evin önünde de çaldığı günleri görecek miyim acaba?”
Bunu duyan gelin kız, ona dönerek:
” Davulun sesi uzaktan hoş gelir tabii,” diye karşılık verir. ”Hele sizin kapının önünde de çalmaya başlasın, sen o zaman gör. Yüreğin nasıl hop ediyor, davulun tokmağı, o beynine nasıl inip inip kalkıyor!”
-
Öyle durumlar vardır ki içinde yaşayanlara ıstırap verirken dışarıdan bakanlara imrenecek, özenecek bir şeymiş gibi görünür.
Davulun sesi uzaktan hoş gelir
وقتی میایم این ضربالمثل رو به صورت لغوی و کلمه به کلمه معنی میکنیم میشه صدای طبل تز دور خوش است که خوشبختانه همچین ضربالمثلی رو هم ما توی فارسی داریم و ازش استفاده میکنیم